23 Nisan 2024 Salı
Yaratıcı Eylem
10 Mart 2024 Pazar
Ahlakı Giyinmek
Kıyafet rejimleri iktidarın işleyişinden kopuk değildir ve cinsel farklılık ve sadeliğin sınırlarının çiziminde belirleyici role sahiptir. Türkiye söz konusu olduğunda cinsel ahlak söylemi imkânsız bir kadın imgesini savunur: Hanım hanımcık kadınlar feminen kimliklerini öne çıkaracak şekilde giyinirken, bedeni cinselliği örtecek şekilde sunar. Özetle, kadınlar tevazu normuyla feminenlik normu arasında sıkışırlar. Bu normlardan herhangi birine uyulmadığında ya erkek fatmalıkta olduğu gibi maskülenlikle ya da hafif kadınlıkta olduğu gibi ahlaksızlıkla etiketlenirler.
• Hilal Özçetin, Ahlakı Giyinmek
• Görsel: Newsha Tavakolian tarafından çekilmiş. 16 Eylül 2022 tarihinde zorunlu başörtüsüne karşı çıktığı için Tahran'da tutuklanan ve ardından polis nezaretinde öldürülen İranlı bir kadın Mahsa Amini adına yapılmış çalışma.
3 Mart 2024 Pazar
Yalnızlığı tecritten ayırt eden nedir?
Duygusal dikkatsizliklerimizin peşinden canlanan, her birimizin içinde saklı homo faber* tarafından daima yutulma tehlikesiyle karşı karşıya olan yalnızlık, hayatın diyastolik** boyutu gibidir.
*Homo faber: Lat. Yapan, üreten insan. Teknik insan.
**Diyastolik: Kan akımıyla kalbin ve arterlerin genişlemesi sırasında oluşan.
• Eugenio Borgna, Ruhun Yalnızlığı
• Görsel: Leny
11 Şubat 2024 Pazar
Kaplanın Karısı
19 Ocak 2024 Cuma
Kendiliğin Çözümlenmesi
6 Aralık 2023 Çarşamba
Çocuk yetişkin olacaksa
• D. W. Winnicott, Oyun ve Gerçeklik
25 Kasım 2023 Cumartesi
Enseye inerken titreyen bir giyotine benzeyen bir şehir
22 Kasım 2023 Çarşamba
Nörolojik
PETTLEP
Spor bilimcileri Paul Holmes ile David Collins 2001'de sporcular için PETTLEP kısaltmasıyla anılan, yedi bileşenli bir zihinsel imgeleme (zihinde canlandırma) programı önerdiler. Kısaltmanın açılımı ve bir sporcunun, diyelim ki bir beyzbol oyuncusunun topa vuruşunu geliştirmek için bu programı nasıl kullanacağının kısa açıklaması aşağıdaki gibidir:
Fiziksel (Physical) - Beyzbol sopasını mükemmelen sallamak için gereken her hareketi zihninizde simüle edin.
Çevre (Environment) - Işıkların sahayı aydınlattığını, kalabalığın uğultusunu hayal edin.
Görev (Task) - Sadece sopayı sallayışınızı değil, neye karşı salladığınızı da zihninizde canlandırın. Topun geldiğini hissedin.
Zamanlama (Timing) - Sopa sallamanın gerçek yaşamda alacağı zamanı simüle edin.
Öğrenme (Learning) - Süreci, gelişme kaydettikçe ilerlemenizi yansıtacak şekilde gözünüzde canlandırın.
Heyecan (Emotion) - Büyük ânı hissedin: gerilen sinirleri, güm güm atan kalbinizi.
Perspektif (Perspective) - Zihninizde canlandırdığınız şeyleri birinci şahıs olarak deneyimleyin.
Programın her bir bileşeni, sporcunun süreci zihninde daha hatasız canlandırmasını ve sürecin fiziksel deneyimine daha yakından benzemesini sağlamayı amaçlar. Holmes ve Collins bir sporcunun tasavvur ettiği simülasyon ne kadar hatasızsa, ortaya çıkan beyin aktivitesinin gerçek eylem sırasında kullanılan beyin bölgeleriyle o kadar iyi örtüşeceğine inanıyordu.
PETTLEP yöntemi ya da çeşitlemeleri sporda kullanılan imgeleme programları için standarttır. O halde kaçınılmaz olarak, işe yarayıp yaramadığı sorusu gündeme gelir.
• Eliezer J. Sternberg, Nörolojik
25 Ekim 2023 Çarşamba
"Mors janua vitae"
Kafamızın içinde tüm ayrıntılarıyla kayıtlı dükkânlardan alışveriş yaparız, gerçek dükkânlardan uzunca süredir bir şey satın almamışızdır. Sohbet ettiğimizde en içimizde olanlardan bahsederiz, asla dışarıdan değil. Genç insanlar bunu bilmez. Bizimle, sanki onların dünyasında yaşıyormuşuz gibi konuşurlar. Onları hayal kırıklığına uğratmamak için çok güç harcarız. Hâlâ orada olduğumuz hissini vermek ancak deneyimlerimiz sayesinde mümkün olur. Öte yandan bu o kadar zordur ki, görüştüğümüz kişilerin sayısını azaltmak zorunda kalırız. Seçici olmamız gerekir.
İlk sırada daima çocuklarımız vardır. Artık ortalıktan kaybolmak üzere olduğumuzun farkına varmamalarını sağlamak için en uzun süre kandırmamız gerekenler onlardır. Sadece onları değil, kendimizi de düşünürüz bunu yaparken. Yoksa gidişimizi gereksiz yere güçleştirirlerdi.
Yaşayan herkes gitmeyi güçleştirir. Yaşamaları nedeniyle. Bir tek ölenler bizi bu dünyadan azat ederler. Bu yüzden severiz gazetedeki ölüm ilanlarını okumayı. Sokaklarda yürüyen, toplu taşıma araçlarına binen, sohbet eden, seyahetlere çıkan tüm o yaşlı insanlar etraflarındakileri kandırıyordur. Bellekleri ne kadar genişse, belleğin erişilebilirliği ne kadar kolaysa kandırmaca da o kadar başarılı olur. Buna özgüven denir.
Gölgeler dünyasında tökezlemeden hareket edebilmek için ciddi bir özgüven gerekir. Ama bu bile gerçek bir sorun değildir. Çünkü ince eleyip sık dokunacak olursa, genç insanlar da dünyada düşe kalka ilerler, bellekleri, düşünceleri vardır ve yaptıkları ya da gördükleri hiçbir şey gerçek değildir. Sadece bunun farkında değildirler.
• Margit Schreiner, Hayal Kırıklıkları Kitabı
"Mors janua vitae" Latince "Ölüm yaşamın kapısıdır" anlamında bir deyiş.
28 Eylül 2023 Perşembe
Fotoğrafların Anlattığı
İnsanın kendi çocukluk fotoğraflarıyla çalışmasının zorlukları vardır. Kimi danışanlar, yönergeyi anlamamış gibi dergilerden bebek resmi kesip getirir çünkü onlar için gerçek imgeyle yüzleşmek imkansızdır. İdeal fotoğrafla aile fotoğrafı arasındaki zıtlık uyuşmazlık yaratır ve bazen insanın canını acıtır. Çocukluk fotoğraflarına bakmak çoğu zaman insanın kardeşleriyle kıyaslanmaya maruz kalması anlamına da gelir, hangisinin kaç adet fotoğrafı var, diyelim kendisinin daha az fotoğrafı varsa ya da çok fazla öne çıkarılmamışsa daha az seviliyor olduğu sanısına kapılabilir.
22 Eylül 2023 Cuma
Çiftlerde Tükenmişlik
18 Ağustos 2023 Cuma
İhtimam Göstermek
Hayvanlar ve insanlar başlangıçta aynı aşamalardan geçerler. Yeni doğmuş bir yavru, ihtimam gösterilmezse hayatta kalabilir mi? Korunması, etrafının çevrilmesi, konuşulması, düşünülmesi, hayal edilmesi gerekmez mi dünyaya gerçekten gelebilmesi için? Mutlak bir yumuşaklık yokluğunda ne olurdu? Küçük bir memelinin annesinden gördüğü bakım, bütünlüğü tehlikede olanın ve gelişimini henüz tamamlamamış olanın sarmalanmasının başka bir ifadesidir. İlk bağlanma üzerine yapılan çalışmalar, bebek vücuduna -aynısı hayvanlar için de geçerlidir- uygulanan her türlü şiddetin (ve bütün kırıcılıkların) hafızada tutulduğunu göstermektedir. Herhangi bir ciddi saldırı, şimdi veya daha sonra, hayatta kalabilme kabiliyetini tehlikeye atacaktır.
- Anne Dufourmantelle, Yumuşaklığın Gücü
21 Mayıs 2023 Pazar
Babalar ve Kızları
Bir kız çocuğu babanın bakışında ne denli sevildiğini hissederse, baştan çıkarma potansiyeli de (konuşmaya, süslenmeye ve ilgi çekmeye dair yatırımlar) o derece artar. Bu potansiyel, kadınsı özdeşleşmelerin temelini oluşturacaktır; şüphesiz, babanın bakışının kız çocuğa hem yönelmesi hem de ensest yasağını tanıması şartıyla: Babanın bakışının arzuya değil, sevgiye dair olması gerekir. Bu bakıştaki fazlalık veya eksiklik mutlaka bir iz bırakacaktır. Küçük kız, babasının kendine bakışını kendi düşlemleriyle de dolduracak ve böylece babanın bilinçli veya bilinçdışı konumlarıyla, küçük kızın bilinçli veya bilinçdışı Oidipal düşlemleri arasında oldukça karmaşık bir bağ oluşacaktır.
6 Mayıs 2023 Cumartesi
Güç Duyusunu Yeniden Kazanmak
Öfke yakıttır. Öfkeyi hissederiz ve bir şeyler yapmak isteriz. Birisine vurmak, bir şey kırmak, kriz geçirmek, duvara yumruk atmak, o hergeleye haddini bildirmek. Ama biz nazik insanlarız ve öfkemizi bastırır, reddeder, gömer, engeller, saklar, onunla ilgili yalan söyler, ilaçla yatıştırır, üstünü örter, yok sayarız. Onu dinlemek dışında her şeyi yaparız.
8 Nisan 2023 Cumartesi
Tanrısal Anne-Babalar
Antik Yunanlıların ciddi bir problemi vardı. Tanrılar Olimpos Dağı'nın zirvesindeki semavi mekanlarından onları gözetliyor ve Yunanlıların her yaptıklarını yargılıyorlardı. Hoşnut olmadıkları davranışlar gözlemlediklerinde de insanları hızlıca cezalandırıyorlardı. Merhametli ya da adaletli olma zorunlulukları yoktu. Haklı olmaları bile gerekmiyordu. Hatta düpedüz mantıksızca bile davranabiliyorlardı. Akıllarına esince bir insanı sadece bir yankıya dönüştürebiliyor, bir başkasını da sonsuza dek yokuş yukarı kaya parçaları taşımaya mahkum edebiliyorlardı. Tanrılarının ne zaman ne tür bir ceza vereceğini bilememek, Antik Yunanlılar arasında korku ve şaşkınlığa yol açıyordu.
31 Mart 2023 Cuma
Dokunan Sözcükler
Hastanın Bütünleşme Arzusunun Güvencesi Olarak Analist
Bazı vakalarda, psikanalist hastanın nevrotik savunmalarını algılamaya hazır haldeyken, ilkel savunmalarını anlamaya değildir. Bu, ilkel savunmalarının varolmadığı anlamına gelmez. Analist hastanın kullandığı ilkel savunmaları tespit etmek ve heterojenliğini fark etmek için kimi zaman kendini zorlamak zorunda kalır -zira bazı hastalar, bilinçdışı olarak analiste kendilerinin yalnızca bir yönünü gösterme eğilimindedirler, bu durumda analist diğer bir yönün varolduğunu fark etmede başarısız olabilir. Böyle bir durumda, hasta bilinçdışı olarak analistin bölmeye kanmasını ister ve aynı zamanda kanmamasını da ister.
25 Mart 2023 Cumartesi
Marcus Aurelius - Düşünceler
İnsan ömrü bir an sürer, özümüz artsız aralıksız bir akış*, algımız belirsiz, tüm bedenimiz bozulmaya yazgılı, ruhumuz bir kargaşa, yazgımız öngörülmez, ünümüz güvenilmezdir.
17 Mart 2023 Cuma
Lacan'da Ayrılma Kavramı
Ayrılma kavramını anlamayı kolaylaştırmak için bilgisayar benzetmesinden yararlanabiliriz. İnsanın bilgisayarlar hakkında çok sayıda kurgusal esere konu olmuş, korku dolu bir düşlemi vardır: Onları üretirken eksik (fazla veya yanlış) yapılacak bir şeyin, bir gün onların otonomilerini kazanmalarına yol açabileceği. Böylece, bilgisayarların, kendi arzularına sahip olup insanın (Öteki'nin) yazılımından, onlardan beklenenden ve içinde bulundukları yabancılaşmadan kurtularak bağımsızlaşacaklarını ve sonrasında insan türünü bir felaketin beklediğini kurgulmaktayız.
10 Mart 2023 Cuma
Yeni Bir Hayat Kurmak
Soldaki Sıfır: İşsiz Aile Reisi
Koca olarak beklenti daha farklı. Kardeşinden beklediğini beklemiyorsun, babandan beklediğini beklemiyorsun, ne bileyim herhangi bir erkek arkadaşından beklediğini beklemiyorsun. Bak babana kızıyorsun, ne bileyim ya konuşmasan oluyor; kardeşine kızıyorsun, konuşmasan oluyor; çocuğuna kızıyorsun, ona bile konuşmasan oluyor... Kocaya kızıyorsun, kardeşim en ağır lafı söylüyorsun, ondan sonra yataktan "Ekmek al da gel akşama," bunu diyebiliyorsun. Böyle bir ilişki karı koca ilişkisi. (Deniz)
3 Mart 2023 Cuma
Delilik nedir? "Psikoz"
Öznenin haksızlığa uğradığını hissettiği gerçek bir olayın, çoğu zaman bir kazanın yahut miras mevzusunun peşinden hukuki bir dava, bir adalet arayışı geldiğinde, paranoya daha görünür bir hal alabilir. Otoritelere ve gazetelere mektuplar yazılır. Günümüz toplumunda kendimizi mağdur olarak görmeye teşvik ediliyoruz; insan faaliyetlerinin neredeyse tümü için haklarında şikâyette bulunabiliyor olmamız yasallık ölçütünü oluşturuyor. Dolayısıyla toplumsal kuvvetler, vatandaşlar için şikâyetin son çare değil, tüm alışverişleri tanımlayan temel bir özellik olduğu bir manzara yaratmaktadır. Hatta günümüzde çocuklar, ebeveynleri hakkında resmî şikâyette bulunup, dava açabiliyorlar. Yani modern öznellik ile paranoya arasında, normallik ile delilik arasında bir ahenk mevcut.
Eski psikiyatride paranoyayı tanımladığı düşünülen özellikler -masumiyet ve adaletsizlik hissi- günümüz modern bireyinin özellikleri haline gelmiş durumdadır. İnsanların kimi zaman çeşitli kurumlardan zulüm ve yanlış muamele gördüğü yadsınamaz elbette. Fakat önemli olan bunun nasıl yorumladığı, nasıl işlendiği, nasıl anlamlandırıldığıdır. Güçlü bir doğruluk-yanlışlık hissi çoğu zaman altta yatan bir psikozun emaresidir. Dış dünyaya atfedilen kabahat ne kadar sıkı ve sabitse, paranoya teşhisi de o kadar muhtemeldir. Zaman zaman uğradıkları tüm haksızlıkları en ince ayrıntısına kadar tarif eden paranoyaklarla karşılaştığımız olur: Arkadaşlarının ona sırt çevirmesi, iş yerinde maruz kaldığı bir mağduriyet, başına gelen korkunç bir kaza veya felaket. Verilen örneklerin hiçbirinde şüpheye mahal olmamasına rağmen, bu şikâyet sağanağı paranoyanın alameti farikası olan katılığı açığa vurmaktadır. Tek tek örnekler sahiden talihsizlik gibidir, diğer insanlar sahiden hatalı gibidir... ama yine de, şikâyetçinin günahsız oluşunun ta kendisi, tanıya uyanmamızı sağlamalıdır.
Bazı paranoyaklar uysal ve sakin görünürken, bazıları kıpır kıpırdır ve çoğu kez önemli toplumsal değişimlerin failleri olurlar. Nevrotik insanlar fazla mücadeleci değildir, daha ziyade hayatlarını başka birilerinin yoluna koyacağı hayaliyle yaşar, risk almaktan kaçınırlar. Oysa paranoyaklar inandıkları dava uğruna tüm enerjisini seferber eder; toplumumuzda meydana gelen dönüşümlerin en iyilerini ve en kötülerini onlara borçluyuzdur.
Belli bir hakikati aktarmayı, belli bir yanlışı veya kötülüğü açığa çıkarmayı görev edindikleri için, gayet hayırlı işlerde bulunabilirler; hem daha önce belirttiğimiz gibi, paranoyak bir hezeyan hakikate birebir denk düşebilir. Macar doktor Ignaz Semmelweiss, doğum esnasındaki kötü hijyen koşullarının bebek ölümlerine yol açtığını gözlemleyerek milyonların hayatını kurtarmıştı; gelgelelim, düşüncesinin doğruluğuna duyduğu hezeyanlı inanç, akıl hastanesine kapatılmasına yol açmıştır.
Klinisyenlerin sık sık yanlış anladığı bir şeydir bu; şayet hastanın başına korkunç bir olay gelmişse, hezeyan ihtimali olmadığı sanılır. Oysa gerçek bir olay ile hezeyan arasında herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Çocukken suistimal edilmiş birisi de suistimal edildiği hezeyanına kapılabilir: İşin püf noktası, o kişinin belli bir olay etrafında nasıl anlam oluşturduğu, bu olaya hayatında nasıl bir yer atfettiğidir.
- Darian Leader, Delilik Nedir?