Tuna Bahar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tuna Bahar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Kasım 2023 Pazartesi

Hakkımda

Tuna BAHAR / Klinik Psikolog

• Lisans: Pamukkale Üniversitesi-Sosyoloji 

• Lisans: İstanbul Kültür Üniversitesi-Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık 

• Yüksek Lisans: İstanbul Kent Üniversitesi-Klinik Psikoloji (Tezli) 

Kullandığı Terapi Ekolleri: Bilişsel ve Davranışçı Terapi, Metakognitif Terapi, EMDR, Şema Terapi

Aldığı eğitimlerden bazıları:

Bilişsel ve Davranışçı Terapiler eğitimini Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu'ndan ve yüksek lisans kapsamında; Prof. Dr. Mehmet Z. Sungur'dan, Metakognitif Terapi derslerini Doç. Dr. Anıl Gündüz'den, Şema Terapi derslerini Dr. Burcu Sevim'den, süpervizyonlarını Prof. Dr. Mehmet Z. Sungur, Doç. Dr. Anıl Gündüz ve Dr. Burcu Sevim'den almıştır. 

EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme), Davranış Bilimleri Enstitüsü. Emre Konuk, Şirin Atçeken. EMDR terapisinde 8 aşamalı, üç yönlü (geçmiş, şimdi, gelecek) bir protokol uygulanır. Hedef, geçmişte yaşanan anıların yeniden işlenerek duyarsızlaşmanın sağlanması, bugünkü semptomların tedavisi, danışanın gelecekte karşılaşacağı benzer sorunlar karşısında, kazandığı olumlu inanç ve duyguların geliştirdiği yeni bakış açısının yönlendirdiği davranışları gösterebilmesidir.

Çocuk-Ergen Şema Terapi. Dr. Alp Karaosmanoğlu ve Dr. Christof Loose tarafından verilen güçlü bir psikoterapi yaklaşımıdır.

İntegratif Psikoterapi eğitimini Soley Sezgin Akten'den (UT-CIIPTS) almıştır. 

CAS (Cognitive Assesment System) Bilişsel Değerlendirme Sistemi. İstanbul Üniversitesi, Doç. Dr. Tamer Ergin. 5-17 yaş grubu çocukları zihinsel açıdan değerlendiren bir zeka ve yetenek değerlendirme sistemidir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocukların, öğrenme güçlüğü olanların, zihinsel engelli olanların, travmatik beyin hasarı olanların, ciddi duygusal bozuklukları olanların, üstün zekalı çocukların, planlama problemleri olanların belirlenmesi ve başarının önceden kestirilmesi gibi durumlar için CAS (Bilişsel Değerlendirme Sistemi)  uygulanabilir ve kullanılabilir.

MOXO Dikkat Testi eğitimini MOXO Türkiye, Dr. Ferda Korkmaz Özkanoğlu'ndan aldı. 

Psikanaliz ve Pedagoji. İstanbul Psikanaliz Derneği'nde düzenlenen, iki psikanalist Alper Şahin ve Ayşegül Salgın moderatörlüğünde Psikanaliz ve Pedagoji seminerlerine iki dönem katıldı.

Uzmanlık Alanları:

• Duygudurum Bozuklukları,

• Kaygı Bozuklukları,

• Travma Sonrası Stres Bozukluğu,

• Obsesif-Kompulsif Bozukluk,

• Kişilik Örgütlenmesi ve Bozuklukları,

• Çift Terapileri,

• Kariyer Psikolojik Danışması.

2 Aralık 2021 Perşembe

Müziğin Genleriyle Oynamak

Ki bu insanlar bilmiyorlardı Tanrı'nın konuşamadığını! Eğer Tanrı konuşabilseydi kitap yazıp yollamazdı. Eğer konuşabilseydi yarattığı insanların dertlerine ve sıkıntılarına da ortak olabilir, onlara akıl verebilirdi. Ama O dilsizdir! O sadece yazabilir. Yazdığında da kutsal olur. İşte bu yüzden, sırf bu yüzden yazarlar kitaplarının kutsal birer metin olduğuna dahi inanabilirler. 


Oysa yazmak Tanrı'nın işidir. O'nun mesleğidir. Tanrı'nın mesleğine özenen her insan kutsallığa ulaşmak istemektedir. Tanrı'nın işine göz koyan her insan yazdıklarının büyük kitleler tarafından takip edilmesini istemektedir. Zaten yazar olan Tanrı ile yazar olan insan arasındaki en temel fark da budur: Yazar olan Tanrı çok okunmayı önemsemez ama yazar olan insanın en önemsediği şey çok okunmaktır. 

İnsan hep yazar. Yazmanın hemen her formunu bulmuştur: makale, deneme, efsane, şiir. Kutsal olmaya cüret edemeyenler yeni yazı formları bulmuşlardır. Şiirlerin ya da efsanelerin ortaya çıkması ve insanlar tarafından yeni bir yazı türü olarak bulunması tesadüfi değildir. Kutsal metin yazmaktan, dahası, yazdığının gerçekten kutsal olduğuna inanmaktan korkan ve buna cüret edemeyen insan kutsal olmayan adına da edebî denilen türler keşfetmiştir. İçinde kalmıştır kutsal olamamak, buna cesaret edememek. Ama Tanrı'nın tek enstrümanı vardır: İnsan. Zaten ondan da doğru sesi çıkaramadığı için virtüöz olmakta ısrar etmemiştir.

Müzisyen olan insanın ise kutsallık gibi bir derdi yoktur. Tanrı'nın "nankörler listesi"nde adları geçmeyecektir. Bu yüzden istedikleri gibi nota yazıp, gam bulabilirler. Hatta daha ileri gidip yepyeni tarzlar dahi keşfedebilirler. Fındıkzade'de, göğün yedinci katında yaşayan bu herifler de müziğin genleriyle oynamaya devam edebilirler. 

- Tuna Bahar, Petunya (Trendyol, Hepsiburada, Amazon, NadirKitap)

Kitap görseli: Aykut Özel