9 Mayıs 2024 Perşembe

Düş Kapanı

 


"Derviş ben bu dünyaya ne için geldim?"

Eskiden olsa uzun uzun susardı derviş. Sonra bir soruyla bana karşılık verir, konuyu uzattıkça uzatırdı. Fakat bu kez acelesi varmış gibi, bir an önce bitirip gitmek istermiş gibi hızlıca cevap verdi.

"Sen bu dünyaya anlatmak için geldin. Her insanın farklı bir amacı ve kişisel menkıbesi vardır bu hayatta. Sen diğer insanları görebiliyor, anlayabiliyor, yorumlayabiliyorsun. Olaylara bakış açın farklı ve bu seni bir anlamda özel yapıyor. Biliyorum zaman zaman anlatmaktan yoruluyorsun ancak kişi kendi menzilini bulup bu yolda ilerlediği sürece mutlu olabilir. Aksi halde yolda olmanın sana bir faydası dokunmayacaktır.

Seninle ilgili bu kadar şeyi nasıl bildiğimi düşünüyorsun, buna eminim. Seni kendim kadar iyi biliyorum evlat. Ben bin yıldır bu topraklarda yaşarım, her şeyi görür her şeyi duyarım. Sen bu dünyaya anlatmak için geldin. Bildiğin şeyleri, gördüğün şeyleri insanlara anlatacaksın. Bazen bir insanın gözünün önündeki şeyi görmesi için birisinin parmağıyla ona işaret etmesi gerekir. Sen görülmeyeni gösterecek, anlatılmayanı anlatacaksın. Bunun için bu yola çıkman gerekiyordu ve bu yol seni olman gereken kişiye dönüştürdü. Artık anlatmaya hazırsın. Yaşadığımız her şeyin birden fazla sebebi vardır. Bu sebeplerin hepsi bir bütün amaca hizmet eder ancak bizim bunu algılamamız, olayları dışarıdan görmemiz mümkün değildir. Benim sana anlattığım gibi senin de insanlara bunu anlatman gerekiyor. Asıl işlevini yerine getirdiğinde de gerçek mutluluğu yakaladığını göreceksin. Her şey birbirine bağlı gerçekleşiyor bu dünyada. Ufak veya büyük fark etmiyor. Olan her şey birbirini etkiliyor."

(...)

Derviş sözünü bitirir bitirmez ayağa kalktı ve hiçbir şey söylemeden uzaklaştı. Veda bile edemeden gözden kayboldu. Onunla ilgili tüm şüphelerim, merak ettiklerim, tedirginliklerim öylece kaldı. Yıllar süren sırdaşlık bir anda bitti, yok oldu, sırra kadem bastı. Peşinden koştumsa da bir daha onu göremedim... Aklımda yüzlerce yeni soruyla Urfa'nın göbeğinde kalakalmıştım. Yolculuğum artık farklı bir anlam kazanmıştı. Bundan sonra nereye gideceğimi bilmiyordum. Geri dönebilecek miydim? Oğluma kavuşacak mıydım? Mutlu olacak mıydım? Her şey daha da bilinmez bir noktaya gelmişti. Gerçek yolculuğumun yeni başladığını o an fark ettim...

• Ş. Özer Kırçak, Düş Kapanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum bıraktığınız için teşekkürler, en kısa zamanda dönüş yapacağım, sevgiler.